Noel ve baska seyler
Bir gunun hikayesi :
Sahne I: Cumartesi, Paris'te Noel. Sokaklar suslu puslu, Seine nehri isil isil, aceleci kalabalik son saniye hediyeleri pesinde, turistler her zamankinden daha hayran, sehir her zamankinden daha guzel, insanlar guleryuzlu. "Askim cikip dolasalim biraz, tamam bebegim". Elele, cok romantik, kopruler, opucukler, oturup birsey icmeler...Hayat cok guzel.
Sahne II: Koprunun ustu, Simiole krizlerde. Hic yoktan trip atiyor dunyaya cunku -bir aciklamasi yok, oyle iste. "Bebegim neyin var-yok bir seyy", "Iyi misin-...", "Niye boyle yapiyorsun-...", cunku karni agriyor, cunku cok kalabalik, cunku cok bunaldi, eve gitmek istemiyor, karni acikti ama yemek yemek istemiyor...Cunku hayat berbat.
Ara bilgi: Kadinlarda regl oncesi baslayan, ruhsal ve fiziksel depresyonla kendini gosteren duruma premenstrual sendrom (PMS) adi verilir.
Sahne III: Ev. Cok anlayisli sevgiliyle basbasa muhtesem bir Noel yemegi. Kirmizi sarap. Sanki hicbirsey olmamis gibi. Su kadinlar da uzayli sanki.
Sahne IV: Gece 12. Notre Dame kilisesindeki ayine katilabilmek icin uc saat sogukta donarak kuyruk beklemek, tam olarak donmadan iceri alinip papaz tarafindan once azarlanip sonra kutsanma: "Noel sadece yiyip icmek degildir insanlaaar. Hediye alip vermek degildiiir. Zaten tuketim toplumuna dondunuz, Amerikalilara benzemeyin. Tsunamide zarar gormusleri dusununnn biraz daaa...hoo, hoo, hoo. Mutlu noeller".
Sahne V: Ev. Cok alakasiz bir korku filmi. Uyku.
Bugunun hikayesi:
Bir yilin en sonuncusuysa, pazartesi bile sevilir. Bu hafta, gonderilecek kartlar, yazilacak mailler, kaplanacak hediyeler, yapilacak planlar haftasi benim icin. En zevkli, en super seyler.
Efendim? Biri hanii surprizzzz mi dedi? Aaa tamamen unutmustum ben de, tiklayin hadi :)
Sahne I: Cumartesi, Paris'te Noel. Sokaklar suslu puslu, Seine nehri isil isil, aceleci kalabalik son saniye hediyeleri pesinde, turistler her zamankinden daha hayran, sehir her zamankinden daha guzel, insanlar guleryuzlu. "Askim cikip dolasalim biraz, tamam bebegim". Elele, cok romantik, kopruler, opucukler, oturup birsey icmeler...Hayat cok guzel.
Sahne II: Koprunun ustu, Simiole krizlerde. Hic yoktan trip atiyor dunyaya cunku -bir aciklamasi yok, oyle iste. "Bebegim neyin var-yok bir seyy", "Iyi misin-...", "Niye boyle yapiyorsun-...", cunku karni agriyor, cunku cok kalabalik, cunku cok bunaldi, eve gitmek istemiyor, karni acikti ama yemek yemek istemiyor...Cunku hayat berbat.
Ara bilgi: Kadinlarda regl oncesi baslayan, ruhsal ve fiziksel depresyonla kendini gosteren duruma premenstrual sendrom (PMS) adi verilir.
Sahne III: Ev. Cok anlayisli sevgiliyle basbasa muhtesem bir Noel yemegi. Kirmizi sarap. Sanki hicbirsey olmamis gibi. Su kadinlar da uzayli sanki.
Sahne IV: Gece 12. Notre Dame kilisesindeki ayine katilabilmek icin uc saat sogukta donarak kuyruk beklemek, tam olarak donmadan iceri alinip papaz tarafindan once azarlanip sonra kutsanma: "Noel sadece yiyip icmek degildir insanlaaar. Hediye alip vermek degildiiir. Zaten tuketim toplumuna dondunuz, Amerikalilara benzemeyin. Tsunamide zarar gormusleri dusununnn biraz daaa...hoo, hoo, hoo. Mutlu noeller".
Sahne V: Ev. Cok alakasiz bir korku filmi. Uyku.
Bugunun hikayesi:
Bir yilin en sonuncusuysa, pazartesi bile sevilir. Bu hafta, gonderilecek kartlar, yazilacak mailler, kaplanacak hediyeler, yapilacak planlar haftasi benim icin. En zevkli, en super seyler.
Efendim? Biri hanii surprizzzz mi dedi? Aaa tamamen unutmustum ben de, tiklayin hadi :)
posted by simiole paris carnet at 23:02
7 Comments:
Hay�rl� u�urlu olsun :)
Birsen
bir "hay�rl� olsun" da benden ;)
Yok yok, PMS filan de�il, �u ruh haline bakarak rahatl�kla s�yleyebilirim ki sen tam bir Frans�z kad�n� olmu�sun. E, ne demi�ler, �z�m �z�me baka bak karar�r.
Bu arada s�rprizine bay�ld�
bak�n�rken insan� iyi hissettiren bi2 �ey var yeni sitende. g�zel olmu� demekle yetinmemem laz�md� ama bunu yapamad�
birsen starbug ve burcu, cok tesekkur ederim.
erdyni, benim buradaki bir arkadasim (erkek) gorunce "of cok korkunc olmus" demisti, ben de hemcinsleri asla begenmeyecek diye dusunmustum. Icimi rahatlattin, sevgiler.
ceycey, ben de bu kadar suredir sayfama girip yorumlara bakiyorum, bazen o kadar mutlu oluyorum ki sana anlatamam, hem iyiki kirip zinciri yazmissin, iyiki, tanismis olduk boylece. turuncu gibi hep parla sen. ve babetlere gelince, dogdugumdan beri hep babet giymis biri olarak, ben de kadinligi birkac santim ustte goruyorum herhalde, az topuklu olsun cok topuklu olsun. bize iyi gelsin, o yeter zaten, degil mi?
Prugna, bitanesin. Seni hep takipteyim. Sana da ennn mutlu noeller, canim benim.
Yorum Gönder
<< Home